18 Ağustos 2015 Salı


SERGİ MEKANLARI
LOKATIONS










































FATMA ÇELEBİ

1983 Adapazarı doğumlu.

2002-2006 yılları arasında Sakarya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim

Bölümü Resim Anasanat Dalı'ndan mezun oldu. 2006-2011 yılları arasında kendi

özel atölyesinde resim çalışmalarına ve özel grafik tasarımlarına devam ederken,

güzel sanatlar lisesi ve fakültelerine öğrenci yetiştirmiştir. Yurt içi ve yurt dışında

çeşitli sergilere katılmıştır. 2011-2012 yılları arasında Sakarya Üniversitesi Eğitim

Fakültesi tarafından Pedagojik Formasyon Eğitimi almıştır. Çeşitli sivil toplum

kuruluşlarında gönüllü olarak yer aldı ve birçok toplumsal projeye liderlik etti. 2011

yılında Sakarya'nın şu an tek özel galerisi olan Arka Plan Sanat Galerisini; Sakarya

Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü Resim Anasanat Dalı'ndan

mezun olan Altuğ BALCIOĞLU ile birlikte kurmuşlardır. Fatoş ÇELEBİ; Galeri'de

resim dersleri vermekle birlikte, sergi düzenlemeleri ve galerinin kurulumundan

sorumlu olarak görevini ve resim çalışmalarına devam ettirmektedir. 2015 yılında

Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Güzel Sanatlar Resim Bölümü’nde

yüksek lisans programına başlamıştır.

Fatma ÇELEBİ

+905366370362

celebifatos@gmail.com

insatagram@artfatoscelebi

FATMA ÇELEBİ



She was born in 1983, Adapazarı. She graduated from Fine Arts Faculty Art of

Drawing Part of Sakarya University.. While she was doing her drawing works and

individual designs she also raised students for fine arts high schools and faculties.

She joined various exhibitions in the country and abroad. Between 2011-2012 she

took Pedagocical Training at Sakarya University. She was in various civil society

organizations valontary and she led many social projects. She and Altuğ Balcıoğlu

found Arka Plan which is the one and only private galery in Sakarya. Fatoş Çelebi

gives drawing lessons and also she makes exhibition organizations and she keeps

doing her duty as the founder of the gallery . She began her master program at Fine

Arts of Drawing of Sakarya University in 2015.



Fatma ÇELEBİ

+905366370362

celebifatos@gmail.com

insatagram@artfatoscelebi



Dönemsel Döngü
80x80 Tuval üzerine karışık teknik 2015

Paean
90x125 Tuval üzerine karışık teknik 2015

16 Ağustos 2015 Pazar



ÖZGE KAHRAMAN
1991 yılında İstanbul'da doğdu. 2013 yılında, Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Plastik Sanatlar Bölümü'nden dördüncülük ile mezun oldu. Aynı yıl Yeditepe Üniversitesi'nde Sosyal Bilimler Enstitüsü Plastik Sanatlar dalında yüksek lisans programına başladı. Şu anda 'Türk Resim Sanatı'nda düş, bellek ve sürrealizm' adlı tezini hazırlamaktadır.

 Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde Resim Öğretmenliği yapmaya devam etmektedir. Çalışmalarında düşler ve mağaralar hakkında konular üretmektedir. Buna 2012 yılında ASPEG'de (Anadolu Speleoloji Grubu Derneği) başladığı mağaracılığın da etkisi olmuştur.

Katıldığı Sergiler: 2014 yılında, Kav Genç Sanat, ‘Küçük İşler 3’; 2014 yılında, Ekavart Gallery, 'Yeditepe'de Zaman-Çok Sesli Yaklaşımlar'; 2013 yılında, Melek Yumurtası Galerisi, 'Düşlerimdeki Mağara'; 2013 yılında, Galeri Mixer, 'Açık Depo'; 2013 yılında, Melek Yumurtası Galerisi, 'Anma Sergisi'; 2012 yılında, Yeditepe Üniversitesi ve İstanbul Kültür Üniversitesi Ortak Sergisi; 2009 ve 2008 yılında, Basın Müzesi. Sanatçı çalışmalarına İstanbul'da atölyesinde devam etmektedir.


Ozge Kahraman,
Ozge wasborn in 1991 in Istanbul. She graduated 4th amongtheseniors fromFaculty of FineArts, PlasticArtsdivision at Yeditepe University in 2013. Upongraduation, shepursued her graduatedegree in Institute of SocialSciences, PlasticArtsthesameyear. Currently, she is working on her thesis on "Dream, Memory andSurrealism in TurkishPictorial Art" During her mastersheworked at Devrim Erbil'sstudioandcurrentlyworking at Kadikoy Halk Egitim Merkezi as a paintingteacher. Her worksaremostly on dreamsandcavedivingwhich is inspiredby her cavedivinghobbythatstarted in 2012 with ASPEG (Anadolu Speleoji Grubu Derneği) 

Exhibitionsattended:
KucukIsler 3 – Kav Genc Sanat in 2014
Yeditepe'de Zaman-Cok Sesli Yaklasimlar, Ekavart Gallery in 2014
DuslerimdekiMagara, Melek Yumurtasi Galerisi in 2013
Acik Depo, Galeri Mixer in 2013
Anma Sergisi, Melek Yumurtasi Galerisi in 2013
JointExhibition of Yeditepe UniversityandIstanbulUniversity, BasinMuzesi in 2008 and 2009
The artist is contuining her work in her studio in Istanbul. 

ÇALIŞMALARIN BİLGİLERİ
1.       Morpheus(uyku tanrısı) Sentezi - 100x70- Tuval Üzerine Yağlı Boya- 2015
2.       Bilincin  Hafifliği- 100x70- Tuval Üzerine Yağlı Boya- 2015
3.       Düş kapanı - 170x90- Tuval Üzerine Yağlı Boya- 2014
4.       Psiko Dinamikler - 160x160- Tuval Üzerine Yağlı Boya- 2014
5.       Düşlerimdeki Mağara - 170x150- Tuval Üzerine Yağlı Boya- 2014
II. ULUSLAR ARASI BODRUM BİENALİ
‘TOLERANS-HOŞGÖRÜ’
Etik kurallar içerisinde kişilerin düzeltilebilir hatalarını kabul etmek ve yaradılış itibarıyla fiziksel ve manevi eksikliklerinin kibarca düzeltilebilmesine olanak tanımaktır tolerans. Bir bakıma empati kurarak karşımızdakine kendisini ifade etmesinde yardımcı olmak ve kendimize yapılmasını istemediğimiz şeyleri başkasına yapmamaya özen göstermektir.






DeNiz ŞahiN

1981 İstanbul doğumlu. 2005 Marmara Üniversitesi güzel sanatlar eğitimi resim, fotoğraf mezunu. Resim eğitimi alana dek çeşitli firmalarda grafiker olarak çalıştım. Daha sonra çeşitli kurumlarda resim derleri verdim. Resim yapmayı seviyorum. Görsel sanatlar hayatımın hep içinde oldu. Resim, fotoğraf, grafik… Ayrıca psikoloji, felsefe ve sosyolojiyle de ilgiliyim. Çalışmalarım zaman-uzam ilişkisiyle ilgilidir. Zamanla birlikte uzayda bir nesnenin kapladığı alan. Dün, bugün ve yarın. Hızlı yaşamın içinde çoğu kez fark edilmeyen hayatın renkleri ve sebebi ilgimi çeker. Bu durumu bazen çizgiyle, bazen fotoğrafla, bazen de resimle ifade ederim. Sevgiler…


DeNiz ŞahiN

Was born in İstanbul in 1981. 2005 Marmara University Fine Arts Training picture / photo graduate. I worked as a graphic designer in various companies. Worked as graphic designer in various companies.  After, I gave painting lessons. I love to paint. Visual arts was always in my life. Painting, photography, graphics ... Also I am interested in psychology, sociology and philosophy. My works is related to the time-space relationships. With time and space. Yesterday, today and tomorrow. With of life and colors. Yours…


Yapıtların Künyesi ;  

BAK 35x35cm /  GÖR 35x35cm 
Tuval üzerine karışık teknik

denizmerkur@hotmail.com



Bak

Gör

ŞENİZ SUNER

1950 yılında Eskişehir’de doğan Şeniz Suner, 1972 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü Dinçer Erimez Atölyesi’nden mezun oldu.

1973-75 Masis Çelik Eşya mağaza dekoratörü,
1975-76 Hey Dergisi sanat yönetmeni,
1976-81 Şişli Terakki Lisesi resim öğretmeni,
1981-93 Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi resim öğretmeni,
1990-94 Akbank Yaz Resim Kursu Resim öğretmeni
1993-2004 Artpress Reklam Ajansı kurucularından,
2005-2013 İstek Kemal Atatürk Lisesi resim ve sanat tarihi öğretmeni olarak görev yapan Şeniz Suner,
2013 yılından beri Seramik atölye çalışmalarında yer almaktadır.


Curriculum Vitae

ŞENİZ SUNER

           
Şeniz Suner, born in 1950 in Eskişehir, was graduated in 1972 from İstanbul State Academy of Fine Arts, Painting Department, Dinçer Erimez Workshop.

Şeniz Suner has worked in following several positions;

1973-75 …    Store decorator at Masis Steel Products,
1975-76 …    Art director at Hey Magazine,
1976-81 …    Painting teacher at Şişli Terakki High School,
1981-93 …    Painting teacher at Beşiktaş Atatürk Anatolian High School,
1990-94 …     Painting teacher at Akbank Summer Painting School
1993-2004 … Founder & employee at Artpress Advertising Agency,
2005-2013 … Painting & history of art teacher at İstek Kemal Atatürk High School,

and is attending ceramics workshops since 2013.







Instagram
Welcome to Instagram, bodrumbienali
We're so happy you've joined us. Here's a quick rundown on how to get the most out of your Instagram experience.
IŞIK TÜZÜNER


NATIONAL?TY:TURKISH,DUTCH
BORN IN: 1954 1 SEP GOLCUK KOCAELI TURKIYE
ADRES:HAZENSTR.NO 1  3TH FLOOR 1016sm AMSTERDAM HOLLAND
E-MAIL ADRES :POSTART@DDS.NL
WEB SITE :PASSIONARTMUSEM9
ON YOU TUBE
EDUCATION:1971-1975 DGSA SCULPTURE DEPARTMENT
1975-1979 GERR?ET RIETVELD ACADEMY SCULPTURING DEP.
1980-1981 AT  ST. MARTINS SCHOOL OF ART LONDON ENGLAND AND CHEALSEA SCHOOL OF ART LONDON ENGLAND  M.A COURSES
1987-88 DAAD BERLINER ART?STWALS STR . STUDIOS INVITED BY BERLIN SENATO CELEBRATION OF  750 YEARS BERLIN C?TY , WORLD ARTIST ISIK FROM AMSTERDAM -TURKIYE
1989-2004 WORK SCHOOLAARSHIP AND  BASIC SCHOOLAARSHIPS AMSTERDAM FBK

1982-1988 TUTORSHIP AT ROYAL ACADEMY OF DENBOSCH
AMSTERDAM GERRIET R?ETVELD ACADEMY
NEDERLANDS







DAVİD GOLDENBERG






CUMA YILDIRIM

1986 Gaziantep’ te doğdu. İlköğretim ve liseöğrenimini Gaziantep’te tamamladı.  2003 yılında Gaziantep’te  Gardenart’ ta kısa bir süre çalıştıktan sonra Mum Sanat Resim Atölyesinde çalışmaya başladı. Bu atölyede, birçok alanda çalışmalar gerçekleştirdi. Burada beş yıl çalıştıktan sonra, kendi çalışmalarını yapmak için bu firmadan ayrılıp 2009‘ un sonlarına kadar bağımsız (freelands) çalıştı. 2010 yılında Sakarya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi resim bölümüne başladı ve Gaziantep’ten Sakarya’ya yerleşti. 2013 yılında FaprikArt sanat atölyesini kurucu üyesi oldu. FaprikArt’ ta çalışmalarına devam etmektedir.

       He was born on 1986 in Gaziantep. He completed his elementary and high school education in Gaziantep in 2003, he worked for a short time at Gardenart in Gaziantep, He then began working in Art Candle Studio. In this workshop, he has conducted many field studies. After working for five years here, he left that company to make their own work. Until the end of 2009, he is independent (freelands) worked in 2010, he began the section of Sakarya University Faculty of fine arts and he settled in Sakarya from Gaziantep in 2013, he became the founding President of the art Atelier FaprikArt Currently. He continues to work in FaprikArt.


 Hüküm 140x200x35


İsimsiz 98,5x118 cm


MİNE ZEREYALP

 Ceza

Şiddet


TONY ANDREAS




GÜLTEKİN AKYAR

Antik Çağ  ve  Şamanizm İnançlarının  Milas Halk Kültüründeki İzleri


         Anadolu, yani üzerinde yaşadığımız coğrafya Paleolitik çağdan yana sürekli bir iskana sahne olmuş, çeşitli göçlere, istilalara tanıklık etmiş ve bir çok medeniyete kucak açmıştır. Üç bine yakın antik yerleşim bölgesiyle yurdumuzu bir açık hava müzesi sayabiliriz. Çok kültürlülüğün içinde bile, kendi öz kültürünü oluşturabilmiş bir Anadolu’dan söz ediyorsak; inanç sistemlerinin de köklerine inmemiz gerekebilir. İnanç sistemlerinin izlerini ise, günümüz halk kültüründe bulmamız mümkündür. İnanç ve kültürleri bir zincir halkası gibi düşünürsek eğer, geçmiş kültür birikimlerinin birbirinden kopmadığı, aksine egemen kültürün potasında eriyerek, başka bir kimlikte var olduğu görülmüştür.
          Bu sürekliliğin güzel bir örneğini görmemiz için antik Karia sınırlarındaki Milas kentine bakmamız yeterlidir. Bugünkü Milas, Muğla ili sınırları içerisinde, günümüz Ege bölgesinin güney batısında bir ilçedir; ve antik çağın Karia bölgesinde yer almaktadır. Antik ismiyle Mylasa, Karia’nın en büyük ve mühim şehridir. İsmindeki eski Anadolu kentlerine has bir sonek takısı olan ‘asa’ eki bu kentin eski bir yerleşme olduğunun etimolojik kanıtıdır. Karlar kendine has savaşçı bir ulustur. Alkaios’un ‘Karia sorguçlarını titreterek’ demesi bu geçmişi fısıldar. Konuştukları dil Karca’dır,  Hellenler ‘kaba ve boğuk’ konuşan bu halkı, tüm Hellen olmayanları adlandırdıkları gibi, ‘barbar’ olarak tanımlarlar. Karca M.Ö. 3.yüzyıla dek Yunanca’ nın yanı sıra konuşula gelmiştir. Bugün halkın konuştuğu Milas ağzına şöyle bir kulak tuttuğunuzda Karca’nın kaba şivesinin esintisini hissedebilirsiniz. George Bean de bu tezi desteklercesine, bu şivenin Karia’nın mirası olduğunu eserinde belirtir.
      Labraunda kutsal alanında her yıl yapılan kutsal şölenin ve Karia’nın kadim tanrısı Zeus Karios’a sunulan boğa kurbanlarının günümüz halk kültüründeki izlerini, yakın bir geçmişte Aşkıdil   Akarca,1959 yılında gözlemlemiştir. Kuraklık zamanlarında yağmur duasına çıkan halkın uyguladığı antik bir kut törenini betimler. Milas’ın doğusundaki Kuyruklu Asar tepelerine çıkan halk burada Boğa dedenin mezarında genç bir boğa kurban ediyor; sonra eti parçalayıp, yabani hayvanların yemesi için etleri çalılara bırakıyorlardı. Akarca’ya göre bir tepede boğa keserek edilen bu yağmur duası, Labraundos kültünün kılıf değiştirmiş halidir. Karia’da yüksek tepeler ve dağ yerleşimleri Tanrı’ya ulaşmanın yoludur ve Zeus’a boğa kurban edilir. Milas’ta neredeyse her yüksek dağ ve tepede, taşlarla çevrili böyle kutsal alanlar mevcuttur; bu kutsal alana bazen ulu bir ağaç da eşlik eder. Orada bir mezar olup olmadığı meçhuldür, halkça bu çok da sorgulanmaz; çünkü önemli olan o  alanın kutsallığıdır. ‘Dede’ kavramı somut değil; soyut bir kavramdır. Adlandırıldığı tepeye koşulsuz kutsallık atfeder. Dilek dilenir; bez bağlanır; dilek gerçekleşince de  kurbanlar kesilir.
      Milas halk kültüründe böyle kutsal yerlerin, ulu ağaçların bir koruyucusu olduğuna inanılır. Bu kimi zaman kara bir yılandır. Bu yerleri tahrip etmeye gelen kötü niyetli kişilerin karşısına böyle bir yılan çıkabilir. İki bin yıl öncesine gidersek; Roma mitolojisinde yerin koruyucu ruhu yani ‘Genius Loci’ karşımıza çıkar; Genius Loci de yılan olarak betimlenir. Sizce bu bir tesadüf müdür yoksa kültürün kesintisiz aktığının bir göstergesi midir?
    Zaman durmaz; su gibi akar. Zamana hükmedilemese de suya hükmedilir biraz, suyun böylesine bol olmadığı zamanlarda Bodrum ve Milas yöresinde yapılan su sarnıçları böylesi bir hükmetme çabasını gösteren anıtlar gibi, bizi başı dik şekilde selamlar. Yöredeki sarnıçların kubbesine bakıldığında silindirik doğal bir taş göze çarpar, iyice bakarsanız bazılarının bir ‘fallus’ figürüne tıpa tıp benzediğini görebilirsiniz; öyledir de. Yöre halkına sorduğunuzda süs der geçer; ketumdur; gelenekler hakkında pek konuşmaz. Sarnıçların tepesindeki bu fallik simge, kökü Antik çağa dayanan, bereket ve üremeyle bağlantılı kültle ilintili olabilir. Aynı fallik figüre ‘kirman’ denilen yün eğirme aletinde de  rastlanır. Ortasından geçen çubuğun tepesi bir fallustan farksızdır. Bu inanç kaybolmadan yöre halkının, bellek ve uygulamasında hala varlığını sürdürür.
     Türkler Anadolu’ya adım atıp, Zeus Labraundos kutsal alanına geldiklerinde, o alanın kutsal suyunu kullandılar; evler ve keçiler için barınaklar yaptılar. Labranda antik kenti onlar için kutsal değildi; onlar kutsallığı başka bir yerde buldular: Türbe’de. Türbe köyü mezarlığındaki ‘Türbe’ hakkında bugün çeşitli efsaneler anlatılır.
     Bu yöre ve bir çok Çomakdağ köyleri sırtını Beşparmak dağlarına antik adıyla Latmos’a yaslar. Beşparmak dağları kendi efsaneleriyle var olur; Bafa gölünde mehtabın ipeksi ışıltılarına kapılıp giderseniz bir akşam, işte o zaman çoban Endymion ve Ay Tanrıçası Selene’nin aşkını hatırlayın. Köylülerden biri size, yılanın bir insana olan umutsuz aşkını anlatırsa şaşırmayın. Beşparmak dağları yani antik Latmos nice aşk hikayesini bünyesinde sırlamıştır çünkü.
     Milas yöresinde dağ  taş  bir yana, ağaca bile derin bir saygı duyulur. Bunun en somut örneği mersindir. Mersin fundalıklarda bulunan, bir Akdeniz iklimi bitkisidir. Yaprakları hoş kokulu, meyveleri mayhoştur. Yapraklarıyla milli bayramlarda zafer takları süslenir; Milas ve Bodrum yöresinde eskiden mezar başlarına bir demet mersin dikilirdi. Bunun ölüyü rahatlatacağına inanılırdı. Bu inancın kökeninde Antik çağ insanının orman perilerine olan inancı yatar. İnsanlar bu çağda her ağacın  canlı olduğuna, onların da insanlar gibi acı çektiklerine inanırlardı. Nitekim antik inanca göre mersin, Driyope adında bir kızdır; bir bitkiye zarar verdiği için, Tanrıların gazabına uğrar ve bir mersin ağacına dönüşür. Bugün Milas ve Bodrum yöresinde halk, hala ulu ağaçları kesmek istemez, yıkıma uğrayacağından korkar. Mersin dalları da gelişigüzel kırılmaz.
      Günümüz Milas inançları Antik inançların yanı sıra Şamanizm’den de büyük ölçüde etkilenmiştir. Türkler İslam’ı kabul ettikten sonra bile Şamanizmin güçlü etkilerini gündelik  gündelik yaşamda, hele de Milas kültüründe apaçık  görebiliriz. Göçer Yörüklerin kıl çadırlarına baktığınızda eski Türklerin mezar kurganları gibi kabarıktır, Orta Asya’dan gelenler şekilleri belleğinde koruyup aktarmıştır. Maviye ‘gök’ der köylüler; yeşile de aynı ismi verirler. Mavi ve yeşil Gök Tanrı ve ruhlarla ilintilidir çünkü. Gök renkli erkek kurt Gök Tanrı’nın da simgesidir.
     Dahası gökteki Ay ve Güneş te kutsaldır. Eski Selçuklu kabartmalarına baktığımızda erkek ve kadını temsilen ay ve güneş kabartmaları bulunur. Güneş dişi olarak algılanır; bu Umay kültüyle bağlantılıdır; Umay dişi ruhtur. Güneşin ve Ay’ın kutsallığına dair inancın izleri günümüz Milas’ında varlığını sürdürür hala. Güneş ve Ay tutulmasında havaya kurşun sıkılarak ya da teneke çalınarak, bu gök cisimlerinin eski haline gelmesinin sağlanmasına çalışılır.
      Kırsal kesimde halk, güneş doğarken uyuyandan bereketin kalkacağına inanır. Bu  Hunlar’ dan beri gelen güneş doğarken ona saygı gösterip, selamlama geleneğinin bir devamıdır.  Üstelik Milaslı halk; geç kalkanları :’Nasiplerin kapanır.’ diye de uyarmayı ihmal etmez.
      Güneş gibi ateş te bir yaşam kaynağıdır. Eski Türk toplulukları ateşte bir ruh olduğuna inanır; ateşin temizleyici, kötü ruhlardan ve hastalıklardan arındırıcı gücüne sığınırlardı. Bunun en yaygın kanıtı; Nazike Bozdağ(Milas-Beçin.85 Merhum)’ın yaptığı bir uygulamadır. Nazar değen hasta niyetine bir parça tuz alınır ve üstü okunulup; hasta kişiye bir parça verilir ve tuzun kalanı yanan ateşe atılır. Bu şekilde nazarın veya hastalığın gideceğine inanılır. Ateşe su veya çöp dökülmez. Ateş yuvanın devamlılığını simgeler; Eski Türkler’in ailenin en küçük oğluna ‘Od-tegin’(Ocak Prensi) demeleri bu soy devamlılığını ateşle bağlantı kurarak ifade etmenin bir başka biçimi sayılır.
      Bazen de ‘yad’ adı verilen bir yağmur taşının yağmuru getireceğine inanılır Şamanizm’de. Eskiden Milas’ta yağmur duasına çıkıldığında okunmuş taşların suya bırakılması bu ‘yad’ taşı geleneğinin bir devamı sayılabilir.
      Çomakdağ yöresindeki Ketendere, Kızılağaç, Gökbel, Sarıkaya, İkiztaş köylerinde ahşap kapı kanatlarında ve dolap kapaklarında ‘hayat ağacı ’motifi görülür. Aslında şaman denilen din adamlarının davulunda bulunan kayın ağacı resimleri, yaygın bir kültürü gösteren ‘Hayat Ağacı’ nı simgeler. Bu motif Orta Asya’daki kutsal kayın ağacı figürünün devamıdır.
     Yaşamda olduğu kadar, Milas’taki ölüm inançlarında da pek çok Şamanizm etkisi vardır. Bu yörede eskiden görülen; kadının kocasının veya ölen nişanlısının mezarına saç bırakması geleneğinin kökeni, Orta Asya’daki öbür dünyada ona eşlik etme ve yası ifade eden bir uygulamaya kadar dayanır. Kadın saçı buklelerine Eski Türk kurganlarında rastlanmıştır da.
      Eski Türkler, ruhun hortladığına,ve ancak ölümden üç, beş, yedi ve kırk günden sonraki şölenin ardından ölüler alemine gideceğine inanırdı. Günümüzde Anadolu ve Milas’ta ölünün ardından bu periyodlarda okunan mevlit uygulaması bu inancın apaçık devamıdır. Dahası ölenin elbiseleri birilerine verilerek, ruhun ev ile bağlantısının koparılması gerektiği vurgulanır. Ayakkabılarının ters çevrilmesi de, Eski Türk kurganlarında ölünün yanına konan eşyaların ters konulması geleneğinden gelir.
     Somut bir şeyler görmek isterseniz; Ketendere mezarlığındaki  insan biçimli, beton üstüne kazınmış eski mezar taşlarına göz atmak gerekir. Bu figürler Orta Asya’daki balbal tipli mezar figürleriyle aynıdır. Orta Asya’da ‘Balbal’ öldürülen düşman sayısı kadar mezar üstüne dikilen, insan biçimli heykellerdir. Mezarlar, çoğunda kutsal bir türbe veya cami etrafında yoğunlaşır; bu uygulama yöreye pek yabancı değildir; çünkü mezarla kutsal alanı bir araya getirmek Karia’ya özgü bir gelenektir.
   Bu ve bunun gibi Antik Çağ ve Şamanizm’e ait pek çok inanç ve uygulamayı Milas ve Bodrum yöresinde gözlemlememiz mümkündür. Çünkü tarih boyunca kutsallık elden ele; dilden dile aktarılarak sürer. Antik dönemlerin kutsal alanından sonra; Zeus ve diğer Tanrılara adanmış tapınaklara rastlanır. Zamanla bu tapınaklar bazilikalara çevrilir; kült heykellerin yerini haç alır. Daha sonra bazilikalar camiye dönüşür; kutsal haçın yerini hilal alır. Asırlar içinde değişmeyen tek şeyse; İnsanoğlu’nun inanma ve bir kutsala bel bağlama ihtiyacıdır. Bütün bu uygarlık ürünlerinin dışında, insan kokulu, insan boyalı bir tadı tuzu vardır Anadolu’nun. Toprağında insan soluğu tüter; dahası uygarlık kokar.

                                              

                                                           KAYNAKÇA


Akarca Aşkıdil ve Turan, Milas Coğrafyası ve Arkeolojisi, İstanbul 1955
Alpözen Oğuz, Antik Halikarnassos, Müze Eserleri turistik Yayınları 2000
Çoruhlu Yaşar, Türk Mitolojisinin Ana Hatları, Kabalcı Yayınevi ,İstanbul 2010
Eren Naci, Hece Tahtaları-Antalya, Burdur, Bolu, Muğla Çevresi. Arkeoloji ve Sanat Yayınları İstanbul 1984
Eyüpoğlu, İsmet Zeki, Tanrı Yaratan Toprak: Anadolu, Sinan Yayınları, İstanbul  1973
İlimiz Muğla, Özgül Yayınları, İstanbul  Ağustos 1992
Koç Aladdin, Bodrum, Yeni Milas Matbaası 1974
Milas-Çomakdağ, Güney Ege Bölgesi Arkeolojisi ve Kırsal Mimarisi, Milli Reasürans Sanat Galerisi İstanbul Ocak 2010
Küçükeren Canan C., Karia: Ege’de Bir Anadolu Uygarlığı. Ekin Yayın, İstanbul
Strabon,Geographika.XIV.2    S.26 Arkeoloji  ve Sanat Yayınları İstanbul 2012

Tüfekçi, Nevzat Çağlar; Milas, Kentimiz, Sevdamız ve Hüznümüz Bizim. Milas Belediyesi Kültür Yayınları, Milas 2005

NURAY KARŞICI

İstanbul’da doğan Nuray Karşıcı, Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü’nü üç yıl okuduktan sonra, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Bölümü’nden 1995 yılında mezun oldu. Uzun yıllar tekstil sektöründe çalıştı. 2010’da girdiği Işık Üniversitesi, Sanat Kuramı ve Eleştiri Yüksek Lisans Programı’nı tezli olarak 2012’de tamamladı. Karma resim sergilerine, kamusal alanda enstalasyon çalışmalarına katıldı ve eleştiri yazısı yazdı. Art terapi çalışmaları yaptı ve birçok üniversitede seminerler verdi. Çocuklarla (Tegv) resim çalışması yaptı ve 2012-2015 yılları arasında özel bir üniversitede öğretim görevlisi olarak çalıştı. 2012 yılından beri kendi atölyesinde tekstil ve sanat üzerine eğitim vermeye devam etmekte ve çalışmalarını sürdürmektedir.

.
Nuray Karşıcı who was born in İstanbul, she completed her education at Anadolu University Department of Economics in tree years. After she graduated Bachelor of Arts, Department of Fine Arts & Textile Design of Marmara University in 1995. Following her graduation she gained valuable work experience in the textile sector for very long time. She completed her Master's Programme in Art Theory and Criticism in Isik University in 2012.
She took part in Group Painting Exhibitions, Participated in the Installation Works in the Public Domain and also she wrote critiques texts. She worked of Art Therapy with adults; she has given seminars in many universities. She worked of painting with kids. She worked as a lecturer at a private university between 2012-2015.

Nuray Karşıcı now is working on textile art in her own studio, and continues to provide arts education for people.








NEVİN GÜVEN



PROF ARİF ZİYA TUNÇ

1953 Elazığ doğumlu olan sanatçı, 1974’de  Ankara, G.E.E. Resim-İş Bölümünden mezun oldu. Akademik kariyerini Dokuz Eylül Üniversitesi, GSF’ de Sanat Doktorası yaparak tamamladı. 2006’da Doçent, 2011’de  Profesör oldu.

Şimdiye kadar 14 kişisel  sergi gerçekleştirdi. Yarışmalı Devlet ve Özel Sergilere ve Uluslararası Baskıresim Bienallerine katıldı. İki kez Devlet Yarışmalı Sergi Başarı Ödülü kazandı. Fotoğrafla çok küçük yaşlarda tanıştı ve hiç kopmadı. Üniversitede fotoğrafın yanı sıra, “Grafik Tasarım Eğitimi” almasının etkileri, onun sanatsal ifade aracı olarak seçtiği  fotoğraflarında görülür. Sanatçı, 2000 yılından beri dijital ortamda çalışmalarını sürdürmekte; ancak bu dijital ortamın fotoğrafın özünü bozmaması gerektiğine inanmaktadır. Hakemli ve süreli dergilerde fotoğrafla ilgili makaleleri yayınlanmıştır.  Ayrıca, pek çok fotoğraf sunusu ve fotoğraf üzerine söyleşisi gerçekleştirmiştir.

Sanatçı, İzmir’ de yaşamakta ve Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Güzel Sanatlar  Eğitimi Bölümü’nde Grafik Tasarım ve Fotoğraf derslerini yönetmektedir.

The artist who was born in Elazig/Turkiye in 1953 and graduated from GEE (Gazi Educational Institute), Ankara in 1974. He did his Ph.D. at Dokuz Eylul University Faculty of Fine Arts and became a Assoc. Prof. in 2006 and Professor in 2011.

He has had many different solo Printmaking and Photography exhibitions up to the present. Prof. Dr. Tunc  has attended lots of state and institutional competitions and international print biennials. Tunç has won two awards at the State Printmaking Competition Exhibition.

He met the photography at his early ages and has not left the photography.

He attanded Graphic Design Classes beside photography at the university and the effects of those classes are obvious on his photographs which are his artistic expression medium.The artist continues his photographs at digital environment since 2000 and believes that the digitization should not effect the essence of the photography.

His articles about phoptography have been published at peer-reviewed journals and periodical publications. He exhibited many presentations and joined the conversations about photography.

Artist who lives in Izmir/Turkiye is conducting Graphic Design and Photography courses at Dokuz Eylul University, Buca Faculty of Education, Department of Fine Arts Education





15 Ağustos 2015 Cumartesi

MEHMET ALAGÖZ (DOÇ.MUHAMMET ALAGÖZ)

1949 Bolu/Seben/Kaşbıyıklar Köyü’nde doğdu. 1969 yılında İstanbul Öğretmen Okulu Resim Seminerini bitirdi. 1970-75 İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü Prof. Devrim Erbil Atölyesi’nden  (Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) mezun oldu. 1975-82 yıllarında Almanya’da Braunschweig Güzel Sanatlar Üniversitesi Sanat Bölümünde (Prof. Roland Dörfler Atölyesi) yurtdışında sanat eğitimi yanı sıra aynı üniversitede 1978-81 de araştırma görevlisi olarak çalıştı. Yine aynı üniversitede 1980 de Sanatta Yeterliğini tamamladı. 1982-2009 yılları arasında Almanya/Königslutter’de serbest ressam olarak çalıştı. Ağustos 2009-2011 Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde Yrd. Doçent, Haziran 2011-15 Doçent ve Resim Bölüm Başkanı, Temmuz 2015ten itibaren de Adıyaman Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölüm Başkanı ve Dekan Yardımcılığını yürütmektedir. Almanya da 1979-2007 yılları arasında çeşitli sanat derneklerinde kurucu üye ve dernek yönetimlerinde olmak üzere çalışmalarda bulundu. 2012-2014 yıllarında Bolu Görsel sanatlar Derneği (BGSD) başkanlığını yürüttü. Yurtiçi ve yurtdışında olmak üzere 300 den fazla gurup sergisine katıldı. 1968den bu yana Almaya ve Türkiye’de 40dan fazla kişisel sergisi vardır.



 Bolu Dağları Fantazi 2012-13 120x180 TYB



Duvar Dibi (Almanya' da Türk Algısı 120x180 TYB 2009

14 Ağustos 2015 Cuma




NEZAHAT TEKİN (1972)


(Öğr.Gör.Dr) Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf bölümü.

Verdiği derslerden bazıları: Fotoğraf Tarihi, Fotoğraf Projesi, Sanat Yönetimi (Art Management)
Çalışma konuları: Fotoğraf bellek, göç, arşiv, müzecilik
Çeşitli sanat etkinliklerinde sanatçı olarak yer almıştır. Son olarak Port izmir 3 Uluslararası Güncel Sanat Trienali'nde Dar(alan) Sanat Grubu'nun yürütücülüğünü üstlenmiştir. 




Dokuz Eylül University  Fine Art Faculty, Photography Department (Lecturer Dr.)

Some of her Lectures : Photography History,  Photography Projects, Art Management

Research Studies :Refuges, Archive, Museum

She took place as an artist in types of events. She was the curator of Dar (alan) Art Group, Port İzmir 3rd  International Contemporary Art Trienal.

nezocat@gmail.com


IŞIK PROJE GRUBU HAKKINDA BİLGİ
Işık Proje Grubu, II. Bodrum Bienali’nin Şubat ayında ilan edilen Işık teması dolayısıyla oluşturulmuştur. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğrenim gören 10 öğrenci, Öğr.Gör.Dr. Nezaket Tekin’in koordinatörlüğünde bir araya gelmiştir. Projenin amacı,  Işık temasını kuramsal olarak incelemek, bu konuda araştırmalar ve okumalar yapmak, ilgili sanat projelerini inceleyerek üzerinde tartışmak, ve kişisel projelerini geliştirmelerine olanak sağlamaktır. Bu nedenle Şubat-Haziran ayları boyunca her hafta düzenli toplantılar düzenlenmiştir.
II. Bodrum Bienali’nde genç sanatçılarımızın proje boyunca geliştirdikleri işleri sergilemek arzusundayız. Diğer yandan, uygun görülürse, Bienal’in devam ettiği süreçte bir gün, grubun oluşumunu ve gelişmelerini anlatacağımız bir konferans düzenleyebiliriz.
Genç sanatçılarımızın işlerini tanımladıkları formlar ekte sunulmuştur. İngilizce CV’ler ve bazı fotoğraflar eksiktir, bunlar en kısa zamanda tamamlanacaktır. 
Bu formatta bir çalışma grubu, yine Nezaket Tekin tarafından III. Port İzmir Uluslararası Güncel Sanat Trienali’nde hayata geçmiştir. Bilgi için: http://portizmir.org/tr/daralan-sanat-grubu-konusmamiz-lazim/     
Daha ayrıntılı çalışma metni ileri bir tarihte gönderilecektir.
Koordinatör: Nezaket Tekin
Katılımcılar:
Alp Şeker (Film Tasarım / Animasyon)
Berfin Odabaşı (Film Tasarım / Animasyon)
Cansu Akdeniz (Sahne Sanatları)
Didem Aktürk (Fotoğraf)
Didem Soy (Sahne Sanatları)
Ecem Gülaylar (Film Tasarımı / Görüntü Yönetmenliği)
Emre Can Acar (Film Tasarımı / Yazarlık)
Kadir Arslan (Fotoğraf)
Mehmet Ali Karar (Fotoğraf)
Ömer Faruk Bedir (Film Tasarımı / Yönetmenlik) 



Didem Aktürk-Doğanın Dönüşümü (1)


-Ömer Faruk Bedir-Kaybolan Gerçeklik (2)


Mehmet Ali Karar-Soyut Duvar (1)

Alp Şeker-Macula Lutea (3)




Berfin Odabaşı- Işığın Hacmi